Internet Explorer'ın eski bir sürümünü kullanıyor görünüyorsunuz. Bu site Internet Explorer 8 veya üstü ile daha iyi uyumludur. Sitemizi daha iyi keşfedebilmek için hemen tarayıcınızı güncelleyin.
Yaşadığımız sıkıntının finansal bir kriz olmadığını, tüm dünyayı etkisi altına alan, sosyal ve ekonomik etkileri olan çok boyutlu bir süreç olduğunu söyleyen Zorlu Tekstil Grubu Başkanı Necat Altın, bu süreçten ancak işbirliği, dayanışma ve birlikte değer yaratmanın gücünün farkına vararak çıkılabileceğini söyledi.
Zorlu Tekstil, Avrupa’nın en büyük entegre polyester iplik üreticisi Korteks ve ev tekstili üretiminde global liderlerden biri olan Zorluteks başta olmak üzere 12 şirketiyle Türkiye’nin tekstilde en büyük gruplarından ve ihracatçılarından biri olarak, koronavirüs sürecinde de ekonomi için katma değer yaratmayı sürdürüyor.
Döngüsel ekonomi tabanlı inovasyona dayalı yeni nesil tekstil yatırımlarıyla, salgın sonrasında tekstil sektörü için çıkış formülünün ipuçlarını veren Zorlu Tekstil, anti bakteriyel çarşaf ve nevresim gibi akıllı tekstil ürünleriyle uzun süredir sağlık sektörünü de desteklemeyi sürdürüyor.
Zorlu Tekstil’den korona destek komitesi
Tüm dünyanın mücadele ettiği koronavirüs salgını sürecinde Zorlu Tekstil’in tüm imkânlarını seferber ettiğini söyleyen Necat Altın ‘Yaşadığımız bu salgın süreci bize doğa ile uyumlu, sadece kendimiz için değil dünya için iyi olan bir ekonomik modele ihtiyacımız olduğunu bir kez daha gösteriyor. Biz Zorlu Tekstil olarak bunu erken dönemde keşfederek döngüsel ekonomi tabanlı inovasyona dayalı yeni nesil tekstillere uzun yıllardır yatırım yapıyoruz. Yaşadığımız süreçte kıymetini çok daha anladığımız ve kendilerine minnettar olduğumuz sağlık çalışanlarımızın kullandığı kıyafetler bile, yeni nesil tekstilden geliyor. Hava geçirgenliği yüksek, terletmeyen, nem ayarını sağlayan bu iplikler akıllı tekstil endüstrisinin sayesinde sağlık çalışanlarına ulaşabiliyor. Biz de Zorlu Tekstil olarak ülkemizin koronavirüsle mücadelesine katkıda bulunmak amacıyla, Şirketimiz bünyesinde kurduğumuz ‘Korona Destek Komitesi’ ile Türkiye genelinde pek çok sağlık kuruluşuna yastık, yorgan, nevresim ve güneşlik kumaş bağışında bulunduk. Bir süre önce de sağlık çalışanlarımız için cerrahi maske ve koruyucu tulumlar üretmeye başladık. Her türlü imkânımızla başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere tüm halkımızın yanında olmayı sürdüreceğiz. Bu süreci dayanışma ruhu içinde ve birbirimizden güç alarak atlatacağımıza inancım tam’ dedi.
Buradan çıkışın yolu döngüsel ekonomi ve inovasyon odaklı yeni nesil ekonomide
Korononovirüs salgını sürecinde sosyal ve ekonomik olarak bilinen tüm yöntemlerin fazlasıyla zorlandığını ve sınandığını, bugün artık yeni bir paradigma değişikliğine ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Altın“Tüm dünya gibi ülkemiz de yaşanan bu salgın ile birlikte bir sınavdan geçiyor. Bu süreçte en öncelikli görevimiz; toplum sağlığını ve bizim için varını yoğunu ortaya koyan doktorlarımız, hemşirelerimiz ve sağlık çalışanlarımızı korumaktır. Fakat bununla birlikte ekonomide ve toplumsal hayatta artık bilinen yöntem ve modellerle yolumuza devam etmemiz pek mümkün görünmüyor. Gün artık yeni bir şey söylemenin de öteside yeni olanı, insan ve gezegen için gerekeni yapmanın günüdür. Bu salgın bize tüm sektörleri baştanbaşa değiştirecek yeni bir ekonomi çağının ayak seslerinin duyulduğunu hissettirdi. Ülke olarak buna göre kendimizi yenilemeliyiz. Biz bu süreçte tüm bilgi birikimimizi ülkemizin hizmetine sunmaya hazırız” dedi.
Yaşadığımız sıkıntının finansal bir kriz olmadığını, tüm dünyayı etkisi altına alan, sosyal ve ekonomik etkileri olan çok boyutlu bir süreç olduğunu dile getiren Necat Altın, bu süreçten ancak işbirliği, dayanışma ve birlikte değer yaratmanın gücünün farkına vararak çıkılabileceğini söyledi. Sektörün değişim ve dönüşüm ihtiyacının hiç olmadığı kadar arttığını ifade eden Altın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üretimden tedarik zincirine, ücretli çalışanlardan, esnaf ve KOBİ’lere kadar reel sektörü ciddi şekilde zorlayan bir süreç yaşıyoruz. Fakat önce sağlık diyerek gereken tedbirleri alır ve işlerimizin de sürdürülebilirliği sağlarsak bu sıkıntıyı en makul sürede atlatabiliriz. Biz Zorlu Tekstil olarak bu süreçte öncelikli olarak çalışanlarımız ve müşterilerimiz başta olmak üzere tüm paydaşlarımızın sağlığını düşünerek iş süreçlerimizi yeniden düzenledik. Bu kapsamda fabrika ve tesislerimizde hijyen standartlarını en üst düzeye çıkararak yaptığımız dezenfektan uygulamalarını daha da sıklaştırdık. Bunun yanı sıra yakın teması önlemek adına, başta T.C Sağlık Bakanlığı olmak üzere tüm yetkili kurumların uyarılarını dikkate alarak mesafeli ve dönüşümlü çalışma düzenine geçtik. Bununla birlikte yaptığımız yeni sevkiyat planlamalarıyla tedarik zincirinde aksamalar olmamasını sağladık. Yine yakın temas ihtimalini ortadan kaldırmak üzere; ciddi yatırımlar yaptığımız online mağazalarımızı ve diğer online kanalları çok daha aktif bir şekilde kullanmaya başladık. Çalışanlarımıza yönelik birçok uygulamayı da hızlı bir şekilde devreye aldık. Özellikle sosyal hayatımızın kısıtlandığı, sevdiklerimizden uzak kaldığımız ve ister istemez duygusal olarak zorlandığımız bu günlerde, Psikolojik Danışma Hattımızı, tüm Zorluteks çalışanları için devreye aldık. Zorlu Tekstil olarak uzun süredir tüm şirketlerimizde başlattığımız akıllı dönüşümün olumlu etkilerini bugün çok daha açık bir şekilde görüyoruz. Bugün çokça konuşulan dijitalleşme ve teknolojiye yıllar öncesinden yapmaya başladığımız yatırımla; yurt dışındaki birçok müşterilerimiz fabrikalarımıza online olarak sipariş bile girebiliyor. Bu sayede seçkin dünya perakende devlerinin inovatif iş ortağı olmaya devam ediyoruz. Önümüzdeki dönemde özellikle ticaret kanalımızı daha da akıllandırmak istiyoruz. Yeni işler, yeni kanallar, e-ticaret ve uluslararası işbirlikleri ile büyümeye devam edeceğiz. Zorlu Tekstil Grubu olarak çalışanlarımız, tedarikçilerimiz ve iş ortaklarımızla birlikte bu süreçten de güçlenerek çıkacağız”